Header Ads

İlk Gece Korkusu Toplumsal Etkiler

Hemen hemen her bayanın aklında yaşamadan soru işareti olarak kalan ilk gece korkusuna biraz değinmek isterim. Sağdan soldan her bayanın az çok bilgisi vardır ilk gece hakkında. Peki toplumumuzun etkisi neler olabilir?

Bir kadın için ilk cinsel ilişki deneyimi çok önemlidir. ilk ilişkilerle ilgili sorunlarda başta kadının uyarılmama kasma gibi şikayetleri sıkça rastlanan durumlardandır. Hala evli çiftlerde 3 sene 5 sene geçmesine rağmen cinsel ilişkiye girememe durumlarıda yok değildir. Bazıları soyunmadan cinselliği yaşamaya çalışıyor. Yapılan araştırmalarda bazı çiftlerin hatta bir suç işlemiş gibi bir duyguya kapıldıklarını cinsel organa bırakın bakmayı, dokunmaya bile cesaret edemediklerini anlattıkları görülüyor.

Sebeblerine inecek olursak; Ülkemizde hala kız çocuklarımıza aşılanan ahlaki yapıyı incelemekte fayda görülür. Cinsellik hala ayıp olarak görülüyor. Bir baska açıdan bakacak olursak, küçük yaşlarda ayıp kavramı işleniyor doğru yanlış tartışmak için değil ama daha küçük bir kız çocuğu iken ayıp yerlerini kimseye gösterme diye telkinler başlar, mahremler saklanmalıdır aşılanır kız çocuğuna ve bir gün evleneceği zaman bir erkeğin karsısında mahrem yerlerini açmak utandırır. Kendini toplumun yasakladığı ayıpladığı bir şeyi eşi de olsa yapıyor gibi hisseder. Karşı cinsi toplum öcü gözüyle gösterip onlardan uzak durmayı kız çocuklarına aşılarlar. Küçük yaşta cinsel organlarını tanıyıp sorular soran çocuklar susturulur. Cinsellik hakkında ailesinden yeterli bilgiyi alamayan çocuk kendi edindiği yarım yamalak bilgilerle donatılır. Çocuk cinselliği çok ayıp bir kelime olarak görür. Özellikle genç kızlarımızın ergenlik dönemleri çok sorunlu geçer hala ülkemizde. Yavaş yavaş fiziğinde oluşan gelişmelerden kız öncesinde annesince bilgilendirilmediği için utanır. Gelişen göğüslerini saklama, kalçalarını örtme girişimi ve en kötüsüde o adet dönemidir. ilk adet olduğu dönemde gizli saklı sanki çok ayıp bir şey başına gelmiş gibi kabuğuna çekilir. Kimseye geçirdiği zor dönemden bahsedemez. Herkez kendisini ayıplıcakmış gibi gelir. Kız arkadaşları arasında konuşurlar fakat yaşıtlarınında çok fazla bilgisi olmadığı için yeterli cevaplara ulaşamaz. Hatta abartısız söylüyorum bir kısmı ağır debresyonlar geçirir. Toplumdan ve en yakınlarından soyutlar kendisini. Cinsel koularda yeterli bilgiyi alamayan, ayıp kavramı ile bastırılan çocuklarımız gün olup genç kız olduklarında karşı cins ile sağlıklı bir ilişki geçiremezler. Evlenme yaşı gelen genç kızımızda eşinden utanır. İlk gece onun için bir kabusa dönüşür tabi bir de toplumsal bir bakış vardır, bakirelik ilk gecede gelen kan ile ölçülür. "Kan yoksa kız el değmemiş değildir" bakış açısıda korkuyu pekiştirir. Bu konuda uzmanların altını çizdiği ilk gecede mutlaka kızlık zarından kan gelmesi inancının doğru olmadığı % 1 kızda kan gelmediği yönünde olsada böyle bir durumla karşılaşan kız halini kimselere anlatamaz. Kimselere inandıramaz daha önce bir ilişkisinin olmadığını.

Neler yapılabilir hususuna gelecek olursak; Aslında çok şey yapılabilir öncelik ebeveyne düşüyor. Bugün aştık denilse de kaç aile çocuklarını 13 yaşından itibaren ergenliğe hazırlıyor? Fiziksel değişimlerinden öncesinde haberdar ediyor ya da kaç aile kız çocuklarına karşı cinsi bir öcü yerine göstermek yerine zamanı geldiğinde yaşaması gereken cinsellik hakkında sağlıklı bilgilendirebiliyor? Öncesinde öcü gibi gösterilen uzak durması gereken erkekle aynı yatağı paylaşması bekleniliyor ve sonucunda 3 hatta 5 yıl evli olmasına rağmen cinsel ilişkiye girmekten korkan yada girsede çeşitli sorunlar yaşayan ve o anı yaşanmak istenmeyen kabus olarak gören kızlar yetiştiriliyor.

Hiç yorum yok:

Düsüncelerinizi bizimle paylaşın...

Blogger tarafından desteklenmektedir.